Hamzaoğlu'nun Galatasaray teknik direktörü görevinden ayrılmasının ardından Mustafa Denizli takımın başına geçti.

Denizli görevi devraldığında kimse ondan üstüste galibiyetler beklemiyordu zira takımın hali, eksikleri ortada idi.

Devre arası transferleri ile eksik yerlere gerekli hamleleri yapmak ve daha iyi bir Galatasaray izletmek niyetinde idi. Bu vesile ile Melo'nun eksikliğini Kasımpaşa'dan aldıkları Ryan Donk ile gidermeye çalıştı.

Yıllardır süren sağ bek krizini de daha evvel Beşiktaş'ın talip olması sayesinde tanıdığımız Linnes ile çözmek isteyen Denizli şu ana kadar bu iki transferden de gerekli verimi alabilmiş değil. Galatasaray lig yarışından kopmakla birlikte UEFA Avrupa Ligi'nde de Lazio karşısında çok umut vermiyor.

Oynanan oyun olumlu gibi gözükse de takım hala her maç gol yiyor ve çokca pozisyon veriyor. Defans da orta alan da güven vermiyor. Aslında Denizli'nin Hamza Hamzaoğlu'ndan çok da farklı bir futbol oynatmadığı, farklı bir diziliş kullanmadığı ortada.

Olcan Adın'ın gözle görülür performans yüksekliği ve Sinan Gümüş'ün Denizli'nin verdiği fırsatı iyi değerlendirmesi dışında Hamzaoğlu'nun Galatasaray'ından farklı bir Galatasaray izlemiyoruz. Tabi Galatasaray'ın içinde bulunduğu olumsuz koşullar, takım içi mutsuzluklar ve taraftarın takımla olan bağının kopması Denizli'nin işini oldukça zorlaştırmakta.

Üst üste Galatasaray'ın başında UEFA Fair Play belası, men edilme durumu ve transfer yasağı getirilme ihtimali de bulunmakta. Mustafa Denizli'nin sadece bu sezon için değil önümüzdeki sezon içinde Galatasaray kariyeri zorluklara gebe olacak gibi görünmekte.

TÜRKİYE KUPASI EZİYET OLMAMALI

Son yıllarda iyice özelliğini ve izlenirliğini kaybeden bir futbol ülkesi olmaya başlamıştık. 2010 2011 sezonu şike skandalının ardından seyirci futbola küsmüş sponsorlar da desteklerini çekmişlerdi. Türkiye Kupası da gerek takımlara kazandırdığı paralar gerekse seyircinin azalan ilgisinden nasibini aldı ve artık kulüplerin üzerinde bir külfet bir eziyet olmaya başladı.

Fenerbahçe kulübü başkanı Aziz Yıldırım'ın son konuşmasında belirttiği üzere bu kupa için bir düzenleme getirilmediği takdirde önümüzdeki sezonlar daha kötü manzaralar göreceğiz ve belki de büyük kulüpler bu kupaya katılmama kararı alacaklar. Federasyon kupaları ülkeler için oldukça önemlidir ve her zaman büyük ilgi görürler. TFF'nin bu konuda gerekli adımları atması ve seyirciyi bu organizasyona tekrar çekmesi gerekiyor.

Saygılarımla

Olcay Şeker