Şaka Gibi

Şaka Gibi

Galatasaray 2015-2016 sezonu için Avrupa macerasına Lazio'ya 3-1 yenilerek veda etti. Lige de uzun zaman önce veda etmişti aslında. Elinde bir Türkiye Kupası kaldı, sanırım o kulvardan da yakında ayrılır.

Neresinden başlayayım; hangi yanlışı yazayım bilemiyorum. Savunma kötü, Hücum organizasyonu yok ve ortaalan vasfını yitirmiş. Rakip kaç kez nereden gelirse gelsin pozisyon bulmakta zorlanmıyor. Her maç gol yiyen bir takımın özgüven sorunu yaşaması normal elbette; ancak Mustafa Denizli fazla sayıda defans oynatarak bu sorunu aşabileceğine inanarak en büyük yanlışı yapıyor. Zira takım savunması olmadan, her oyuncu görev yeri olan bölgeyi doğru kullanmadan ve doğru kapatmadan, hırstan mücadeleden uzak oynayarak ne kazanabilirsiniz ne de iyi oyun ortaya koyabilirsiniz.

İlk yarıda tamamen silik bir Galatasaray izledikten sonra ikinci yarının hemen başında 10 dakikalık rakibi bunaltan ve pozisyon arayan bir sarı kırmızılı ekip izleyince açıkçası turu geçmek konusunda ümitlenmiştim. Fakat peşpeşe gelen goller ve bunlara reaksiyon veremeyen Galatasaray bu ümidimin birkaç dakika içerisinde kaybolmasına yol açtı. Golü atan Yasin oyunun çoğu dakikasında yoktu. Podolski ikinci yarının büyük bölümünde adını bile duyuramadı bize. Donk ve Selçuk öyle etkisizlerdi ki; Lazio istediği her an Galatasaray ortasahasını çabucak geçerek pozisyon buldu. Sneijder, Sabri ve Muslera'nın çabaları da mağlubiyeti önleyemedi.

Mustafa Denizli kariyerinin sonunda yaşlı bir teknik adam. Türk futbolu için yaptıkları tartışılmaz ancak Galatasaray'ın başına geçtiğinden beri ortaya koyduğu performans, oynattığı futbol ve kurduğu kadro geçer not alacak düzeyde değil. Hamza Hamzaoğlu'nun oyunundan farklı olmadığı gibi başarısızlık konusunda da Hamzaoğlu'na karşı yarışı kazanacak gibi.

Gerekli oyuncu değişiklikleri zamanında yapılsa idi yine farklı bir tablo izlemek mümkün olabilirdi. Yasin ve Podolski'nin sırıttığı dakikalarda yahut orta sahanın döküldüğü anlarda Selçuk ve Donk ikilisinden birini değiştirebilirdi. Şimdi izleyenler Donk-Bilal ve Yasin-Umut değişikliklerini hatırlayacaklardır. Ancak dikkat ettiyseniz bu değişiklikler oyun 0-0 iken değil yenik durumdayken ve oyunun son anlarında; takım iyice oyundan düştükten sonra gerçekleşti.

Galatasaray'ın bu sezonu kupasız ve ezeli rakiplerinden oldukça uzakta kapatacağı aşikar. Fakat yönetimin taraftarla olan kavgası, mali sıkıntılar ve UEFA ile süren pazarlıklar önümüzdeki sezon da çözülemeyecek gibi görünüyor. Bu durum göz önünde bulundurulduğunda Galatasaray'ın en az  3 yıllık başarıdan uzak bir döneminin başladığını kabul etmek zorundayız.

Sarı kırmızılı camianın bu sorunları çabucak çözmesi dileğiyle...

Not: Moskova deplasmanından 1-1 berabere ayrılarak Avrupa Kupaları'nda yoluna devam eden Fenerbahçe'yi canı gönülden tebrik ediyorum.

Saygılarımla

Olcay Şeker

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.