Başaran Ulusoy, Of'u neden turizme açmıyor?

Başaran Ulusoy, Of'u neden turizme açmıyor?

TÜRSAB'a son kez başkan olan Başaran Ulusoy'dan of'la ilgili çarpıcı açıklama..

 Ulusoy, 50 ülkeye vize kaldırılmasının turizme çok faydalı olduğunu söyledi. Ulusoy, " Bugün bize vize engeli çıkaran Avrupa ülkelerine 2020'lere gelindiğinde Türkiye vize koyabilir" dedi.

 
 
Genellikle yurdum insanına, "Nerelisin?" diye sorulduğunda önce ailesinin geldiği kenti, sonra ilçesini, sonra da köyünü söyler. Eğer o kişi, Of kökenliyse, "Trabzonlu'yum demez, Of'luyum" der.
 
Belki de bu yüzden oradan çıkanlar, "Of Cumhuriyeti vatandaşı" diye adlandırılır.
 
Bu haftaki söyleşimizin konuğu Başaran Ulusoy da bu cumhuriyetin bir parçası. Ünlü Ulusoy Ailesi'nin bir ferdi. Uzun yıllardır Türkiye Seyahat Acentaları Birliği'nin (TÜRSAB) Başkanı olan Ulusoy'la şakalı-esprili sohbetimiz oldu. Kendisiyle, bolca turizm konuşurken, "Ne olacak şu İstanbul'un hali", Of'lu olmanın ayrıcalığı, Ulusoy Ailesi'nin başarı sırları ve "Türkiye, turizmle kurtulur mu?"gibi meseleleri de ele aldık.
 
Bu son dönemim
 
Başaran Bey,TÜRSAB Başkanlığı ile adınız çok özdeşleşti. Kaç dönemdir başkansınız?
 
7 dönem oldu. Bu son dönemim, 20 ay sonra bitecek.
 
Yerinize kim gelebilir?
 
TÜRSAB'ın 6 bin 500 üyesi var. Herhalde bunlardan birisi çıkar.
 
Türkiye'nin hikayesi çok zengin
 
Bacasız sanayi dediğimiz turizmden hangi anlamları çıkarmalıyız?
 
Dünyada turizm barış hareketinin öncülüğünü yapar. Nerede turizm varsa, orada yenilik, birliktelik ve beraberlik vardır. Orada ülkeyi tanıtmak, ülkeyi pazarlamak, ülkenin yalnız doğasını, yaylasını, denizini değil, insanını da tanıtmak da vardır. İnsanı, insan sevgisini, kültürünü, olanaklarını ön plana alıyorsunuz, o ülkenin ürününü ön plana alıyorsunuz. Mutfağını anlatıyorsunuz.
 
Türkiye'nin nelerini anlatıp satıyorsunuz?
 
Her şeyini anlatıyoruz. Yaşanan imparatorlukları anlatıyorsunuz. Dünyada hiçbir ülkede 5 - 6 imparatorluk yaşanmamıştır. Anadolu'da Türkiye'de bu olmuştur. Osmanlısıyla, Selçuklusu, Hititlisi, Frigyalısıyla, Bizansıyla bu topraklar geçiş noktası olmuştur. Akdeniz Çanağı'nda da önemli bir misyon üstlenmiştir. Mesela, 'Arap Baharı'na ilham olan bir Türkiye var. Demokrasiyle laik bir ülkenin nasıl bugüne geldiğini merak edip örnek alanlar var.
 
Ülkemizle gurur duymak için neden çok mu diyorsunuz?
 
Aynen öyle. Gurur duyacak başka şeyler de mevcut. Mesela, krizde olan Yunanistan'dan gençlerin iş için müracaat edenleri var. Biz nasıl Almanya'ya, Fransa'ya, İtalya'ya zamanında gittiysek, şimdi de onlar bize gelecekler. 50'den fazla ülkeye vize kalkmıştır, bu kolay bir iş değildir.
 
50 milyon turist ağırlayacağız
 
Hala üyesi olmak istediğimiz Avrupa, bize vize engeli çıkarıyor, bu da kalkar mı?
 
Bugün bize koyanlar, erteleyenler veyahut da vize engeli çıkaranlara şunu hatırlatmak isterim; Türkiye, gün gelecek ki kişi başına geliri 30 bin doları aştığı zaman biz vize koymaya başlayacağız.
 
Ne zaman olacak bu?
 
Ben bunun 2020'lerde olabileceğini düşünüyorum. 2023'de 50 milyon turist, 50 milyar döviz hedefimiz var. Türkiye aynı zamanda sadece turist bekleyen değil, turist de gönderen bir ülke. Geçen yıl yurt içi ve dışı 9.5 milyon insanımız gezdi. Hedefimiz 2023 yılında 35 milyon insanımızı gezdirmek. Ekonomiye 40 milyar lira kazandırmaktır.
 
Zamları 1 yıl önceden bilelim
 
Şu anda Türk turizminin sorunları nelerdir? Teşvik paketinden sizin payınıza neler düşüyor?
 
Ben, teşvik paketi hakkında konuşmak istemiyorum. Biz, eğer 'zam yapılacaksa' bunun bir yıl öncesinden bilinmesini istiyoruz.
 
Bunlar hangi zamlar oluyor?
 
Vergiler, harçlar, ayakbastı paraları, elektrik vs. Çünkü, biz fiyatlarımızı bir yıl önceden bildiriyoruz.
 
Kongre turizminin amirali Lütfi Kırdar'ı yeniliyoruz
 
Sizinle Lütfi Kırdar'da buluştuk. Bu bina eskimedi mi?
 
Lütfi Kırdar Kongre Merkezi'nin 1993 yılında ilk ben kurdum. Hala buranın da başkanlığını yapıyorum. Kongre turizminin etkisini o günlerde gördüm ve inandım. Ve bugünlere geldik. Şimdi Lütfi Kırdar'ın her tarafını yeniliyoruz. Lütfi Kırdar, kongre turizminin amiral gemisidir Türkiye'de. Şu anda aynı günde aynı anda 40 bin kişiye kongre turizmi yapabiliyoruz.
 
Bizi en iyi Bill Clinton tanıtır
 
İstanbul'da Karaköy ve civarında James Bond filmi çekiliyor. Tarihi binalara zarar verdiği söylendi. Sizce faydası ve zararı nedir?
 
Bence, tanıtım açısından faydası olacaktır. Çevreye de zarar verdiğini düşünmüyorum. Böyle filmler, İstanbul'u dünya sahnesine çıkarır. Eskiden Topkapı sarayı ile ilgili bir film çekilmişti. Yıllarca İstanbul konuşulmuştu.
 
İstanbul'un tanıtımını dünyada en iyi kim veya kimler yapar?
 
Bütün ünlüler yapar ama ben ABD eski Başkanı Bill Clinton'un İstanbul'u tanıtmasını çok isterim.
 
Neden Clinton'ı istiyorsunuz?
 
Gelsin, sadece tarihi mekanlarımızı gezsin yeter. Biz onu çok iyi ağırlarız. Bence dünyada hala çok büyük popülaritesi var.
 
Tren, turizme girerse enerji faturamız azalır
 
Türkiye, kendi insanına tatil için neler yapıyor?
 
Turizm, artık kendi insanımıza tatil imkanını araştırıp, erken rezervasyonla toplu seyahat etmeyi, önceden plan yapıp öğreten sektör haline de geldi. Türkiye, artık sosyo ekonomik açıdan turizm sektörünü birbirine bağlıyor. Çünkü, Antakyalı ile Trabzonluyu, Karslı ile İstanbullu'yu aynı uçakta tatile gönderiyorsunuz.
 
Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, herkesi uçurmakla övünüyor, bu iş de size mi yarıyor?
 
Bakan haklıdır. Çünkü dünyanın hiçbir yerinde 1800 kilometrelik bir yolculuğu, otobüsle yapamazsınız. Dünyanın hiçbir yerinde ulaşım sektöründe insan taşımacılığı yüzde 90 karayoluyla olmaz. Türkiye'de raylı sistemin de devreye girmesi lazım. Hızlısı yavaşı yeter ki tren olsun. Yükü de trenle taşıyalım. Bugün baktığımızda Yunanistan'da 1 milyon kişiye 200-270 kilometrelik raylı sistem düşer. Fransa'da 600 kilometre düşüyor. Türkiye'de ise 1 milyon kişiye 120 kilometrelik ray düşer. Bu durum ülkenin ekonomisi açısından sağlıklı değil. Ulaştırma politikasında bir an önce toplu taşımacılığa geçilmesinin gerektiğini düşünüyorum. Yoksa, enerji yani petrole ödeyeceğimiz paralar bizim belimizi büker.
 
'Ay'da bile karşınıza çıkarız
 
Başaran Ulusoy kimdir ve nereden nereye geldi?
 
72 milyon Türk insanından biriyim. Of'tan Trabzon'a, oradan da İstanbul'a geldim. 1965'de buraya göç ettim.
 
Ulusoy Ailesi'nin hangi tarafından geliyorsunuz?
 
Bir numaranın, bir numarasıyım. Bir numara rahmetli babam Mehmet Ali Ulusoy. İstanbul'a ilk o geldi.
 
Otobüs işletmeciliğini ilk o mu başlattı?
 
O başlattı. Babam, 1950'li yıllarda gelmişti. Trabzon'da liseyi bitirdim, yüksek tahsilimi İstanbul'da yaptım.
 İstanbul İktisadi Ticari İlimler Akademisi'nden mezun oldum.
 
Ulusoy Ailesi toplamda kaç kişiden oluşuyor?
 
Herhalde 1000 kişiye yaklaştık. İstanbul, Trabzon, Samsun ve Of'ta yerleşik bulunuyorlar. Her yerde varız. Hatta Ay'a gitmek istiyorsanız, orada da Ulusoy'ları bulursunuz.
 
Ulusoy Ailesi'nin sırrı, yarışmaktır
 
Ulusoy Ailesi'nin sırrı nedir? Bir işe giriyor, alıp götürüyor ve lider oluyorsunuz. Bunu nasıl başarıyorsunuz?
 
Of'ta arazimiz yoktu, aile ise kalabalıktı. Aile içinde yarış başladı, o yarış bitince dışarıda yarıştık. Bu ülkede kazandık, bu ülkeye hizmet etmeye devam ediyoruz. Onun için de elimizden geldiğini de yapmaya çalışıyoruz.
 
Sivil havacılık bu kadar gelişemediği dönemlerde, bunun sorumlusu olarak sıklıkla Ulusoy ailesi suçlandı. Denildi ki, otobüsler para kazansın diye havada yolcu taşımacılığını Ulusoy engelliyor. Bu iddia ne kadar doğruydu?
 
Ben işletmeci olarak, otobüsçü olarak diyorum ki, raylı sistem geliştirilmeli. Otobüste ne işimiz var, otobüs bu ülkenin yüküdür, biz bunu her zaman söylerdik. Bu lafları bize söylemesinler, otobüs fabrikalarına söylesinler. Otobüsü biz değil, onlar yapıyor.
 
Of 'kutsal toprak' turizme açmayız!
 
Of'u ne zaman turizme açıyorsunuz?
 
Orası kutsal topraklarımız. Of, geçiş yaylalarıyla, Uzungölü ile doğası, dereleriyle çok güzel bir yer. Çok eski bir tarihi vardır, 1460'lara kadar uzanır. Yavuz Selim orada valilik yaptığı günden bu yana Of, her zaman ünlü bir ilçedir. Karadeniz, turizmde en son bölgedir. İşin doğrusu bu bölgeyi fazla tanıtmak istemiyorum. Çünkü, o güzel doğasının bozulmasından korkuyorum.

Perihan Çakıroğlu/Bugün

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.